Gelişen dünya ve teknolojinin hayatımızın her alanına girmesi ile birlikte gün geçtikçe daha da dijital bir yaşamın içerisine giriyoruz. Bu da en küçük yapı taşlarından biri olan çiplerin önemini giderek arttırıyor.
Elimizden düşürmediğimiz cep telefonlarından, bilgisayarlara hatta kapımızda duran otomobillere kadar birçok ürünün çalışmasında bu küçük objeler kritik bir yer alıyor. Bu sebeple çipler, elektronik ürünlerin adeta kalbi durumuna gelmiş bulunuyor.
Özellikle 2020 yılının ilk çeyreği sonunda kapımıza dayanan pandemi süreci ile birlikte birçok sektörde daralmalar yaşanırken, bazı sektörler için bu durum ekstra satış fırsatını da beraberinde getirdi.
2021 yılının ikinci yarısına aşılanmanın getirdiği umutla bakılırken, kötü bir yıl geçiren otomotiv sektörü de yavaş yavaş eski üretim seviyelerine geri dönmeye çalışıyor. Aralık ayından itibaren üretim adetleri pandemi öncesi döneme çekilmeye başlandı. Hatta araç satış talebinin beklentinin üzerinde olması da öngörülüyor. Ancak işlerin düzelmesinin önünde bu kez de başka bir engel var; çip üreticileri yeterli miktarda çip tedarik edemiyorlar.
Pandemi ile birlikte cep telefonu, bilgisayar gibi mobil cihazlar ve diğer elektronik aletlerinde görülen talep artışı, çip üretimi yapan firmaların bu duruma hazırlıksız yakalanmasına sebep oldu.
Otomotiv üretiminde yaşanan daralmanın etkisiyle çip üreticileri üretim hatları ve kapasitelerini satışı artan elektronik ürünlere kaydırdı. Bu sebeple yılın son aylarına girilirken otomotiv sektöründe ciddi bir çip krizi yaşanmaya başladı.
Toplam çip kullanımına bakacak olursak, otomotiv sektörü, yaklaşık %10’luk ufak sayılabilecek bir paya sahip. Bu sebeple de diğer sektörlerden farklı olarak yüksek stoklu çalışmadıklarından pandemi sürecinde tedarik krizinden çok daha fazla etkilendi.
2020 yılının son ayında Uzak Doğu’da üretim yapan Asyalı ve Avrupalı otomotiv üreticileri çip temininde yaşanan kriz sebebiyle üretimi azaltmak hatta üretim hatlarını durdurmak zorunda kalmıştı.
Gelinen noktada, Asya’da başlayan çip krizinin önce ABD’ye son olarak Avrupa’ya sıçradığını söyleyebiliriz. Birçok otomotiv üreticisi bu krizin etkilerini görmeye başladı. Bazı fabrikalarda üretim tamamen dururken, bazı fabrikalar üretim hattını yavaşlatarak bu sıkıntının etkisini azaltmaya çalışıyor.
Bu krizin etkisinin büyüklüğünü daha net ifade edebilmek için şu örneği verebiliriz, Avrupa’nın önde gelen üreticilerinden biri, 2021 yılında bu kriz sebebiyle bir milyona yakın adette üretim kaybının olabileceğini öngörüyor.
Hatta Alman Ekonomi Bakanı, Tayvanlı mevkidaşından otomotiv sektörünün ihtiyaçlarına öncelik verilmesi için Tayvanlı üretici firma (TSMC) ile temasa geçmeleri talebinde bulundu.
Avrupa Birliği, çip konusunda yaşanan bu tedarik probleminin tek seferlik olmayacağı konusunda görüş bildiriyor. Yaşanabilecek benzer aksaklıkların önüne geçebilmek adına en önemli iki çip üreticisi olan Samsung ve TMSC ile Avrupa’ya yatırım ve işbirliği konusunda görüşmelere başlanmış durumda. Henüz hangi firma ile ilerleyecekleri belli olmamakla birlikte, yatırım konusunda ciddi adımların atıldığı belirtiliyor.
Avrupa’da durum böyle iken, çip üretimi konusunda Çin Devleti ile ABD arasında gerginlik her geçen gün artıyor. Çin, yarı iletkenlerde dışa bağımlı durumda ve yıllık 300 milyar Avroluk ithalat gerçekleştiriyor. Bu ithalatın yerli üretim olarak tedariğini sağlayabilmek için yüksek bütçeli yatırımlarda bulunuyor. ABD’de de bunu engellemek için yoğun çaba içerisinde. İlerleyen günlerde başka krizlerin gelmesi bekleniyor.
Çip krizinin gelecek 6ay boyunca devam edeceği öngörülürken, yapılan araştırmalarda ortaya çıkan rakamlar oldukça ürkütücü boyutta. Tüm dünya genelinde otomotiv sektörüne etkisinin milyarlarca Avroluk satış kaybı yaratacağı öngörülüyor. Hiç kuşkusuz diğer sektörleri de hesaba katacak olursak, oluşacak kaybın çok çok daha yüksek olacağı su götürmez bir gerçek.
Son olarak; bu kriz sonucunda yaşanan aksamalar, üretimin azalması sonucunda faturanın son tüketiciye yansıyacağı aşikâr.
Bekleyip görelim bu krizin otomobil fiyatlarına yansıması nasıl olacak?
Sağlıcakla kalın,
Cenk Ceylan